Öner Yağcı ile 5N1Kitap

Merhaba,

Hemen hemen her gün onlarca kitabın okurları ile buluÅŸtuÄŸu günümüzde, kitapları yazarlarından tanımanın ayrıcalığını 5N1Kitap köÅŸesinde birlikte yaÅŸayacağız.

Konuk yazarlarımıza yönelteceÄŸimiz sorular daima standart olacak. Çünkü amacımız, geleceÄŸin mirası olacak kitap evreninde kendimize yazarlar ve kitapları aracılığı ile yeni kapılar aralayabilmek.

Bir kitabın sayfalarını merakla çevirmenin, size sunduÄŸu ışığın nimetlerinden yararlanmanın hevesi daima sizlerle olsun.

Sevgilerimle,

Arzu DİNÇER


2016 yılı Vedat GÜNYOL Deneme Ödülü "Anadolu’nun Umudu: Aydınlık" adlı yayımlanmamış eseriyle ödül alan ÖNER YAÄžCI hocamızı gönülden kutluyorum.

Soruları yanıtlamadan önce kısaca kendinizi ve kaleminizi bizlere hatırlatabilir misiniz?

YaÅŸamım: 1951, Tokat-Zile doÄŸumluyum. İlköÄŸrenimimi Yozgat-Yerköy’de tamamladım. Tokat İlköÄŸretmen Okulunu (1969) ve Gazi EÄŸitim Enstitüsü Türkçe Bölümünü bitirdim (1975). 12 Mart döneminde yargılandığım DEV-GENÇ davasında iki yıl kadar tutuklu kaldım. AÄŸrı-TaÅŸlıçay’da öÄŸretmenlik, Kars-Sarıkamış’ta askerlik yaptım. 12 Eylül döneminde, yöneticilerinden olduÄŸum TÖB-DER hakkında açılan davada yargılandım ve beÅŸ yıl hapis yattım. 1974’ten beri birçok dergide yazılarım yayımlandı, çeÅŸitli yayınevlerinde çalıştım. PEN Yazarlar DerneÄŸi, Edebiyatçılar DerneÄŸi, Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı, BESAM, 68’liler BirliÄŸi Vakfı gibi kurumlarda kuruculuk ve yöneticilik yaptım. Hakkımda Umuttan İnada Öner YaÄŸcı (Yılmaz YeÅŸildaÄŸ), Öner YaÄŸcı’nın Romanları (Funda Otluca Demir) adlı iki çalışma var.

Ödüllerim: 1986 Akademi Kitabevi Roman BaÅŸarı Ödülü (Kardelen); 1988 Madaralı Roman Ödülü (Turnalar), 1994 Sabahattin Ali Kültür Günleri Onur Ödülü, 1995 Troya Edebiyat Ödülü, 2011 Türk Dili Onur Ödülü, 2013 Mavi Ada Emek Ödülü, 2014 MEF Fark Yaratanlar Ödülü, 2015 BİKEV-Åžükran Kurdakul Ödülü.

Yapıtlarım: Roman: Kardelen, Turnalar, Gökyüzüne Akan Irmak, Yediveren, Kaptan, Kir, YaÅŸasın Yenilenler. Deneme-inceleme: Nâzım Hikmet Aydınlığı, Aziz Nesin Aydınlığı, Åžükran Kurdakul, Hasn-Âli Yücel, Ezop, Nasrettin Hoca, Hayyam, Yunus Emre, Pir Sultan Abdal, KöroÄŸlu, KaracaoÄŸlan, DadaloÄŸlu, Aydınlığın Ustaları, Aydınlıklar Önümüzde, Umut İnsanda, Yine de İyimser, Beyler Bu Vatana Nasıl Kıydınız? Sivas’ı Unutmak, SavaÅŸ ve Edebiyat, Nazi Kampları, KüreselleÅŸme Sürecinde Edebiyatımız, Emperyalizm ve Yurtseverlik, Sonsuza Rüzgârdı ‘68 (ortak), Roman AÅŸkıyla, Edebiyat AÅŸkıyla, Aydınlık AÅŸkıyla, Åžahmeran, BektaÅŸi DemiÅŸ ki… Çocuk kitabı: Bir KeloÄŸlan Varmış, KeloÄŸlan Sihirli Dünyada, KeloÄŸlan Devler Ülkesinde…

Öner YağcıÖner Yağcı

Konuk yazarımız Sayın Öner YAÄžCI’ya, sorularımızı içtenlikle yanıtladığı için teÅŸekkür ediyor, 5N1Kitap sorularının yanıtlarıyla sizleri baÅŸ baÅŸa bırakıyorum. 

NE ZAMAN?

Yazmaya ilk ne zaman karar verdiniz, yayınlamayı düÅŸündüÄŸünüz (hazırladığınız) son kitabınız ne zaman yayınlanacak / yayınlandı?

Zor soru… Çocukluktan mı baÅŸlasam?.. Ortaokulda okulun duvar gazetesinde ÅŸiirlerim yer alınca mutlu olurdum. Okumayı sevdiren öÄŸretmenlerimin desteÄŸiyle yenidünyalar keÅŸfettikçe yazma isteÄŸi de doldu içime… Asıl olarak ise 12 Mart döneminde tutuklu kaldığım cezaevinde yazmanın benim için vazgeçilmezliÄŸine karar vermiÅŸtim. Yazmanın yaÅŸam biçimim olması ise 12 Eylül dönemi cezaevlerinde gerçekleÅŸti.

Çalışkan bir yazara sorulunca sorunun ikinci kısmının yanıtı daha da zor. Yazarlığımın baÅŸlangıcında dost olabilme ÅŸansına kavuÅŸtuÄŸum usta yazarlarımız, örneÄŸin Aziz Nesin “çalışkan olma”nın ilk ilke olması gerektiÄŸini öÄŸretmiÅŸti bana. Bu ilkeden hiç ödün vermedim… Åžu anda yayınlanmayı bekleyen birçok kitabım var çünkü. Kimi yayınevlerinde sırada, kimine yayınevi arıyorum, kimine de nokta koymak için yayınlanma ÅŸansı ve ışığını bekliyorum. ÖrneÄŸin Günümüz Diliyle Tevfik Fikret bir yayınevinde inceleniyor, her an haber gelebilir. Anadolu’nun Aydınlık AÅŸkı için de aynı ÅŸeyi söyleyebilirim. AteÅŸ ve Kül bir yayınevinde basılma sırasını bekliyor. Efsane Aydınlar ve Dil YaÅŸamın Aynasıdır kitaplarım için de yayınevi aramaktayım…

NE?

Kitaplarınızı bize özetleyebileceÄŸiniz cümleler ne olur?

Kitap sayısı 60’ı bulunca bu soruya vereceÄŸim yanıt da elbette çok zor. Åžunu söyleyebilirim tümüyle ilgili olarak: Cumhuriyetin insan kıldığı bir özgür insan olarak düÅŸüncem doÄŸrultusunda ülkemi ve dünyayı güzelleÅŸtirmek için yazmayı kendime görev belleyen bir yazar olmayı ustalarımdan öÄŸrendim. Tüm yazdıklarım bu görevin yerine getirilmesi doÄŸrultusundadır. YaÅŸadıklarımızı, yaÅŸamı güzelleÅŸtirmek için nasıl deney ve ders haline getirmemiz gerektiÄŸini aktarmak için yazdım bütün kitaplarımı. Romanlarım da öyle, incelemelerim, denemelerim de… Mademki dünyaya gelmiÅŸiz, mademki insanız, mademki aklımız var, öyleyse insanlaÅŸmak, aklımızı kullanmak, cehennem kılınan dünyayı cennete dönüÅŸtürmek boynumuzun borcu olmalı. Bir de ülkemize borcumuz var tabii, bizi insan kılmaya çalışan Cumhuriyetimize…

NEREDE?

Edebiyat dünyasında kendinizi nerede tanımlarsınız?

Hiç düÅŸünmedim yerimi. DüÅŸünceleri doÄŸrultusunda yaÅŸayan ve yazan, sistemin tuzaklarına düÅŸmeyen, yaÅŸadıkları ve yazdıklarıyla çalışkan olmaya çabalayan bir yazarım. İnsan olma borcunu ödemeye çalışan, omurgalı genç kuÅŸak yazarların, Anadolu’da çiçeklenen doÄŸru edebiyatçıların eksik etmediÄŸi sevgi ve saygı, doÄŸru bir yerde olduÄŸumu en azından bana kanıtlıyor. Sistem yok da sayabilir, edebiyat dünyasında yer de vermeyebilir umurumda deÄŸil. Dünümüzde Nâzım Hikmet, Sabahattin Ali baÅŸta olmak üzere birçok yazarımız öyle yaÅŸamadı mı?

NASIL?

Yazar ve okurlar arasında kurulan köprü sizce nasıl olmalı?

Nasıl bir yazar olduÄŸunuza baÄŸlı… Kimi yazarlar vardır burunlarından kıl aldırmazlar, sırça köÅŸklerinde yaÅŸarlar. Kitaplarını okuyanlarla iliÅŸkileri yapay, soÄŸuk ve düÅŸseldir. Onların okurla iliÅŸkilerini belirleyen sistemin kurumlarıdır. Ekranlardır, mikrofonlardır, sponsorlardır, reklamlardır… Kimi yazar içinse okurun hiç farkı yoktur yazandan. Sıcak, doÄŸal bir iliÅŸkiyle yazmış oldukları hakkındaki düÅŸünceleri öÄŸrenirler, yeni yazacaklarına yol gösterici olan gerçek okurlarla buluÅŸma fırsatını kaçırmazlar. Tabii bunun gerçekleÅŸmesi için yaÅŸamın her ÅŸeyini ben belirlerim diyen sistemin kültür sanat alanına tümüyle egemen olmak için gerçekleÅŸtirdiÄŸi tuzaklarından, çekiciliklerinden kurtulması gerekir yazarın. DoÄŸal iliÅŸki bir okurun okuduÄŸu kitabı yazana kitap hakkındaki düÅŸüncelerini özgürce söylemesinin gerçekleÅŸtiÄŸi bir ortamın var olmasıyla kurulabilir.

NEDEN?

Okurlar sizin kitaplarınızı neden okumalı?

Ben insan olmak istiyorum, insan sözcüÄŸünün Maksim Gorki’nin deyiÅŸiyle “onurlu sözcük” haline gelmesini istiyorum, özgür bir insan olarak yaÅŸamak istiyorum diyenler okusun, yeter.

Arzu Dinçer
28 Mart 2017 Salı
887 Görüntülenme

Facebook Yorumları

Site İçi Arama
Anket Tümü
Kitap okumanıza en çok engel olan şey nedir?