Bazı bölümleri çok ağır ilerledi, çeviriden mi kaynaklı, romanın aslından mı bilmiyorum bazı diyaloglara anlam veremedim, anlatılmak isteneni anlayamadığım zamanlar oldu ancak betimlemeleriyle, karakter analizleri, alaycı üslubuyla, irdelediği değerlerle, uzun betimlemelerden sıkılmayanlar için sindire sindire okunması gereken ve neden daha yavaş okumadım dediğim bir kitap Martin Chuzzlewit.
İçten pazarlıklı, üçkağıtçı, yalaka, para için her şeyi yapabilecek olan Mr. Pecksniff, “zengin olduktan sonra, içinde gizli bir yozlaşma eğilimi barındırmayan tek bir kişiliğe rastlayamadım” diyen ve paranın her kötülüğün başı olduğunu düşünen yaşlı Martin Chuzzlewit, Yaşlı Chuzzlewit’in güvendiği yegane insan Mary, saf temiz, içinde hiçbir kötülük barındırmayan ve gittiği yerlere umut tohumları eken, dürüstlüğe olan inancı yeşerten Tom ve onun aynı derecede sevgi dolu kardeşi Ruth, kötülük abidesi Jonas Chuzzlewit, Tom’a sorgusuz sualsiz güvenen ve onu sürekli korumaya çalışan John Westlock, keyifli olunacak yerde keyifli olmanın hiçbir anlam ifade etmediğini düşünen, asıl marifet en berbat koşullarda keyifli olabilmektir diyen ve hayatını berbat edebilmek için uğraşlar verip, bir türlü başaramayan Mark, büyük ölçüde Mark’ın sayesinde değişime uğrayan genç Martin Chuzzlewit ve hepsi birbirinden canlı, birbirinden farklı diğer karakterler ile tüm duyguları, düşünceleri en yoğun haliyle yaşatıyor Charles Dickens.
Martin Chuzzlewit Kitap Alıntıları
Zengin bir adam olarak her sınıftan, her tabakadan insanlar arasında bulundum; dostlar, akrabalar, yabancı kişiler; yoksul bir kimseyken haklı olarak güvendiğim insanlardı bunlar, haklıydım güvenmekte çünkü ne beni, ne de benim gözüm önünde birbirlerini aldatmışlardı o zaman. Ama zengin olduktan sonra, içinde gizli bir yozlaşma eğilimi barındırmayan tek bir kişiliğe rastlayamadım. İhanet, hile, aşağılık planlar; benim gözdem olmak için gerçek yada uydurma bütün rakiplere karşı nefret, düşmanlık; küçüklük, yalancılık, alçaklık, uşaklık; ya da hepsinden beteri, dürüst bir aldırmazlık pozu; zenginliğimle, aydınlığa çıkan güzellikler işte bunlar. Kardeş kardeşe, oğul babasına düşman, arkadaşlar birbirlerinin başını ezme çabasında, yürüdüğüm yol boyunca bana arkadaşlık eden insanlar bunlar oldu.
1. Cilt, Sayfa:47 (yaşlı Martin Chuzzlewit)
“Yazılıp yakılan bir vasiyetname daha,” dedi; “karara varılmış, yerine getirilmiş hiçbir şey yok, üstelik ölebilirdim de bu gece! Bu para sonunda ne iğrenç işlere kullanılacak, açıkça görüyorum,” diye haykırdı. Yatakta nerdeyse kıvranıyordu. “Hayatım boyunca beni üzüntüden yedi bitirdi, öldükten sonra da düşmanlık ve kötülük yaratmaya devam edecek. Her zaman böyledir bu. Zenginlerin mezarlarından ne miras davaları yeşerir; akrabalar arasına, yalnız sevginin büyümesi gereken yere hile, nefret, yalan tohumları eker! Tanrı yardımcımız olsun çok günahımız var! Ah benlik benlik benlik! Herkes kendisi için, benim için kimse yok!”
2. Cilt, Sayfa:50 (yaşlı Martin Chuzzlewit)
İyi giyinmiş bir insan, kim olursa olsun, keyifli olabilir. Bu bir hüner değil ki. Çok perişan ve çok keyifli olsam, işte o zaman başarılı olduğuma inanırdım.
2. Cilt, Sayfa:74 (Mark)
Kendilerine benzer putlar yaratıp, sonra da bunlara tapmak istemeyenler vardır; hem de putlarının çirkinliğinin suçunu doğaya yüklemeye çalışırlar.
2. Cilt, Sayfa:191
Araba kendi avlusuna girip kapılar kapanınca Martin sokakta kaldı. Anahtarına sahip olamadığı bir dünyada tek başına kaldığını duydu.
2. Cilt, Sayfa:231
Buket Özsanat
