
Bir çok yerde ismini duyduÄŸum ancak ÅŸimdiye kadar okuyamadığım ve hakkında bilgi sahibi olmadığım bir yazardı Pavese.
Ay ve Åženlik AteÅŸleri de yazarın okuduÄŸum ilk kitabı oldu. Okurken zorlandım, kitabın dışında buldum hep kendimi, Anguilla’nın hayatını yaÅŸayamadım, duygularını hissedemedim.
Pavese’yi araÅŸtırdığımda, hayata bakış açısı, karamsarlıkları, yıllarca içinde büyüttüÄŸü intihar düÅŸüncesi ve bunu gerçekleÅŸtirmesi kitaptan daha çok ilgimi çekti diyebilirim. Belki de Ay ve Åženlik AteÅŸleri yanlış bir baÅŸlangıçtı Pavese için. Bu nedenle Pavese’nin 1935-1950 yıllarını kapsayan günlüklerinden oluÅŸan YaÅŸama UÄŸraşı’nı alıp okumayı düÅŸünüyorum bundan sonra ki süreçte, belki o zaman Pavese’yi ve Anguilla’nın yaÅŸadıklarını daha iyi anlayabilirim.
Tanıtım Metni
YaÅŸamını bir otel odasında kendi elleriyle noktalayan, çaÄŸdaÅŸ İtalyan edebiyatının büyük ustası Cesare Pavese (1908-1950) 1949 yılının eylül-kasım ayları arasında yazdığı son romanı "Ay ve Åženlik AteÅŸleri"nde, kalemiyle yarattığı dünyanın bireÅŸimini yapıyor sanki. Kendi geçmiÅŸiyle ve okurlarıyla hesaplaşıyor. Amerika'da para-pul sahibi olduktan sonra, İkinci Dünya Savaşının hemen ertesinde doÄŸduÄŸu köye dönen Anguilla, eski arkadaşı Nuto ile yaptığı konuÅŸmalar aracılığıyla çocukluÄŸunun günlerine, kiÅŸilerine döner ve direniÅŸçilere ihanet ettiÄŸi için öldürülen genç bir kızın ölüsünün yakıldığı ateÅŸ, aynı zamanda geçmiÅŸin de küllerini savuran bir ÅŸenlik ateÅŸine dönüÅŸür. KiÅŸisel anılarla bezeli geçmiÅŸi dengeleyen ÅŸimdiki zaman da, aynı oranda çetindir ve simgesini ailesini öldürdükten sonra evini tutuÅŸturarak bir baÅŸka ÅŸenlik ateÅŸi yakan köylü Valino'da bulur...
Çevirmen: Rekin Teksoy
Yayınevi : Can Yayınları
Sayfa Sayısı: 155