Murakami'nin Tuhaf Kütüphanesi

Kitap Yorum
Murakami'nin Tuhaf Kütüphanesi

Tuhaf Kütüphane (The Strange Library), Doğan Yayınlarının 2016’nın Aralık ayında bizlerle buluşturduğu Haruki Murakami’nin masalımsı öykü kitabı. Türkçe baskısı Kat Menschik’in çizdiği illüstrasyonlarla birlikte 62 sayfadan ibaret. (kitap farklı ülkelerde farklı illüstratörlerin çizimleriyle renklenmiş) Yarım saatte okunacak kitabın okuma süresi illüstrasyonlara dalıp gidildiğinde bir saati buluyor.

Haruki Murakami okuyucuları, yazarın olayları işleyiş tarzını bilirler. Murakami hayali ve uçuk karakterleri, gökten yağan balıkları, giriş taşları, gizemli kuyuları, düşle gerçek arasında mekik dokuyan kurguları ile bazen anlatan bazen de anlamı okuyucuya bırakan bir yazar.

Tuhaf Kütüphanede de farklı davranmamış Murakami. Çizdiği farklı karakterleriyle ürkütücü bir öykü tasarlamış.

Yalnız bir çocuk, korkunç ve yaşlı bir adam, elleriyle konuşan gizemli, çok güzel bir kız ve Koyun Adam...

Bu dört karakterin üzerinde şekillenen öyküde, ödünç aldığı kitapları kütüphaneye geri götürmeye giden küçük kahramanımızın, yeni kitaplar almak için kütüphanedeki 107 numaralı odaya girmesiyle başlıyor her şey.

Yoğun bir şekilde korku ve yalnızlık hakim kitaba. Sürekli uyumlu olmaya çalışan, annesinin sözünden hiç çıkmayan, takdir edilmekten çok hoşlanan ve hayır diyemeyen bir çocuğun ya da yetişkinin korkuları ve hayalleriyle yüzleştiriyor Murakami bizi.

Kara köpekten korkuyor çocuk, yaşlı adamın beynini yemesinden, annesinin onun için endişelenmesinden korkuyor. Ama tüm bunların ötesinde en çok, annesinin endişesi arasında sığırcık kuşunu beslemeyi unutmasından, sığırcık kuşunun açlıktan ölmesinden ve yalnız kalmaktan korkuyor.

Neden bunlar benim başıma gelmek zorundaydı ki? Oysa tek yaptığım, kitap ödünç almak için kütüphaneye gelmekti. ”O kadar da canını sıkma” dedi Koyun Adam, beni avutmak için.
”Baksana Koyun Adam” dedim. ”Neden o yaşlı adam benim beynimi yemek istiyor ki?”
”Bilgiyle dolu beyin çok lezzetli olur çünkü. Yumuşacıktır. Aynı zamanda böyle topak topaktır.”

Çocuk masallarının ya da öykülerinin aksine, sonunda bir kurtuluştan bahsedilse de bu öykü mutlu sonla bitmiyor.  

Kitap hakkında Murakami “kesinlikle şunu ifade etmiştir” tarzı bir tespitte bulunamam ancak benim üzerimde yarattığı farklı etkilerle, karakterleri belli yerlere oturtup kendimce bir kurgu oluşturduğumu söyleyebilirim.

Murakami’nin çocuklar için novella olarak kurguladığı Tuhaf Kütüphaneyi çocuklarınıza okutmak isterseniz, öncelikle sizin okumanızı tavsiye ederim. Kitap bittiğinde çocuğunuzun birçok sorusuna cevap vermek zorunda kalabilirsiniz.

Buket Özsanat
31 Ocak 2017 Salı
1872 Görüntülenme

Facebook Yorumları

Site İçi Arama
Anket Tümü
Kitap okumanıza en çok engel olan şey nedir?